x x

 INFECTIOUS DISEASE

BAKTERIYOLOJİ IMMUNOLOGY MYCOLOGY PARASITOLOGY VIROLOGY

ENGLISH

 

BAKTERİYOLOJİ – BÖLÜM ONDOKUZ
MYCOPLASMA ve UREAPLASMA


Dr. Gene Mayer
Professor Emeritus
University of South Carolina School of Medicine


Çeviren.
Prof. Dr. Mustafa Demirci

İzmir Katip Çelebi Üniversitesi, Tıp Fakültesi
 

SPANISH
SLOVAK
ALBANIAN
Let us know what you think
FEEDBACK
SEARCH
 
 
 
  
Logo image © Jeffrey Nelson, Rush University, Chicago, Illinois  and The MicrobeLibrary

 

ÖĞRETİM HEDEFLERİ
Mycoplasma morfolojik ve fizyolojik özelliklerini tanımlamak

Mikoplazma enfeksiyonlarının patogenezini tartışmak

Mikoplazma enfeksiyonları ile ilişkili klinik sendromları ve epidemiyolojisini, tanı ve tedavisini tanımlamak
 

 

Genellikle mikoplazmalar olarak topluca ifade edilen, Mycoplasmataceae ailesinde insanları enfekte eden Mycoplasma ve Ureaplasma olarak iki cins vardır. Mikoplazmaların birçok türü olmasına rağmen, sadece dört tür insan patojeni olarak tanınlanmıştır; Mycoplasma pneumoniae, Mycoplasma hominis, Mycoplasma genitalium ve Ureaplasma urealyticum. İnsanlardan izole edilen diğer türlerde bulunmaktadır, ancak hastalıklarda rolü iyi bilinmemektedir. M. pneumoniae, M. hominis, M. genitalium ve U. urealyticum'un neden olduğu hastalıklar Tablo 1'de sunulmuştur (Murray ve arkadaşları, Tıbbi Mikrobiyoloji 3 Ed, Tablo 42-1. den uyarlanmıştır).

Tablo 1

Organizma

Hastalık

M. pneumoniae

Üst solunum yolu hastalığı, trakeobronşit, atipik pnömoni

M. hominis

Pyelonefrit, pelvik inflamatuar hastalık, doğum sonu ateşi

M. genitalium

Non-gonokokal üretrit

U. urealyticum

Non-gonokokal üretrit

ANAHTAR KELİMELER
T suşları
"Sahanda Yumurta" Koloniler
P1 adhezin
Primer Atipik Pnömoni
Yürüyüş Pnömonisi
Soğuk Aglutininler
 

 

Morfoloji ve Fizyoloji

Mikoplazmalar en küçük serbest yaşayan bakterilerdir. Boyutları 0,2- 0,8 mikrometre arasında değişmektedir ve bakterileri uzaklaştırmak için kullanılan bazı filtrelerden geçebilirler. Küçük bir genoma sahiptirler ve pek çok metabolik yolların eksikliği nedeniyle izolasyonu için kompleks bir besiyerine ihtiyacları vardır. Sıkı bir aerobe olan M. pneumoniae hariç, mikoplazmalar fakültatif anaeroblardır. Diğer bakterilerden mikoplazmayı ayırt eden karakteristik bir özelliği, bir hücre çeperinin olmamasıdır. Bundan dolayı, yuvarlak şekilli, armut ve hatta ipliksi dahil olmak üzere birçok şekilleri olabilir.

Mikoplazmalar ikiye bölünerek yavaş ürerler ve agar plakalarında "sahanda yumurta" şeklinde koloniler (Şekil 1a) oluştururlar. M. pneumoniae kolonileri granüler bir görünüşe sahiptir. Mikoplazmaların yavaş üremesi nedeniyle, kolonilerin gelişmesi 3 hafta kadar sürebilir ve genellikle çok küçük olabilir. Ureaplasma kolonileri son derece küçük olduğundan Ureaplasma kolonileri aynı zamanda T-suşları (tiny:minik suşları) olarak adlandırılır.

Mikoplazmaların üreme ve membran sentezi için sterol gereksinimi vardır. Üç tür metabolize kabiliyetleri ile ayırt edilebilir; (M. pneumoniae) glikoz, (M. hominis) arginin ve (U. urealyticum) üre metabolize eder. Dördüncü tür M. genitalium kültürü son derece zordur.

Şekil 1a
Gram-negatif Mycoplasma hominis, ve Mycoplasma izolatlarının T-suşu agar besiyerinde üremiştir. Mycoplasma üyeleri hücre duvarı eksikliği olduğundan, bu nedenle penisilin gibi bakteriyel hücre duvarı sentezi üzerindeki negatif etkisi olan birçok antibiyotiklerle tedavi etmek zordur
CDC

mycp1.gif (179107 bytes) Şekil 1b
Pozitif Sitoadherans olan M.pneumoniae özel uç organelinin transmisyon elektron fotomikrografı. Gösterilenler; a) tepe bölümü kesik tüy, b) sitoadherans ilişkili proteinlerin kümelenmesi (P1, B, C, P30) uçta ferritin ve kolloidal altın ile immün etiketleme temelinde ve çapraz bağlanma çalışmaları ve c) Triton X-100 dirençli, hücre iskeleti gibi farklı kabarcık ve paralel filamentler ile.

mycp2.gif (221563 bytes) M. pneumoniae ile enfekte hamster trakeasının transmisyon elektron fotomikrografı. Solunum epiteli ile yakın ilişkiyi sağlayan, mikoplazmaların özel uç organelini not edin. M, mikoplazma; m, mikrovilluslar, c, siller. Her iki görüntü izin ile kullanılmıştır. Baseman ve Tully'den. Emerging Infection Diseases 3


Patogenezis

Aderans faktörleri

Mikoplazmalar epitel hücre yüzeylerine yapışan (adhere) hücre dışı patojenlerdir. Bundan dolayı yapışmayı sağlayan proteinler önemli virülans faktörlerinden biridir. M. pneumoniae adezin (tutunma) proteini P1 olarak adlandırılan bir 168kD protein olarak tanımlanmıştır. P1 adezinler bakterilerin uçlarında lokalizedirler ve konak epitel hücrelerinde sialik asit kalıntılarına bağlanırlar (Şekil 1b).

Diğer türlerde adezinlerin yapısı ortaya konamamıştır. Solunum yolunun M. pneumoniae tarafından kolonizasyonu siliyer hareketin durması ile sonuçlanır. Solunum yolunun normal temizlenme (tahliye) mekanizması fonksiyonunun durmasıyla solunum yolu kontamine olur ve kuru öksürük gelişir.

Toksik Metabolik Ürünler

Mycoplasma ve konak hücrelerin yakın ilişkisi toksik metabolik ürünlerin birikmesine ve konak dokularda hasar oluşturacak (Şekil 1) bir ortam sağlar. Enfekte dokularda bulunan okside konak lipidleri tanımlandığından beri, Mycoplasma metabolizma ürünleri olan hem hidrojen peroksit ve süperoksitin patogenezde rol oynadığı kabul edilmektedir. Ayrıca, mikoplazmaların konakçı hücre katalazını inhibe ettiği gösterilmiştir ve böylece peroksit konsantrasyonları artmatadır.

İmmunopatogenezis

Mycoplazma makrofajları aktive eder ve sitokin üretimini ve lenfosit aktivasyonunu uyarır (M. pneumoniae bir süper antijen). Bu nedenle, konak faktörlerinde de patojenezine katkıda bulunduğu öne sürülmüştür. Deney hayvanlarından elede edilen kanıtlar bu öneriyi destekliyor. Hayvanlarda yapılan çalışmalarda, M. pneumoniae enfeksiyonundan önce timusun çıkarılması pnömoni gelişimini engeller, timus fonksiyonunun yeniden düzenlenmesi durumunda pnömoni azmaktadır. İnsanlarda epidemiyolojik veriler, tekrarlayan klinik hastalık patogenezinde konak ile ilgili faktörlerin rolü olduğunu düşündürmektedir ki hastalık gözlenmeden önce tekrarlayan hastalık gereklidir; çoğu çocuk 2 - 5 yaş arasında enfektedir ancak klinik hastalık çocuklarda 5-15 yaş içinde yaygındır.
 

mycoplasma cases.gif (9426 bytes) Mycoplasma pneumoniae’nın neden olduğu kazanılmış Pnömoni -- Colorado, 2000

myco-season.jpg (38409 bytes) 

Seattle’da 1969 – 1975 arasında, 15 yaşın altında çocuklarda infeksiyon (From: Foy, J Infect Dis. 139, 681, 1979. Redrawn from : Murray, et al., Medical Microbiology, 3rd Ed).

Şekil 2



 

myco-age.jpg (29282 bytes) Farklı yaş gruplarında antikor titreleri. Anti-mikoplazma pneumoniae antikorları bu organizmanın neden olduğu pnömoninin 5-15 yaş grubunda en yüksek olduğunu gösterir (From: Foy, J Infect Dis.139, 681, 1979. Redrawn from: Murray, et al., Medical Microbiology, 3rd Ed).

Şekil 3

M. pneumoniae

Epidemiyoloji

M. pneumoniae neden olduğu pnömoni dünya çapında meydana gelir ve hiçbir mevsimsel artış görülmez. Bununla birlikte her 4-8 yılda edipemi olur (Şekil 2).
Hastalık aerosol haline damlacıklar yoluyla yakın temas ile bulaşır ve böylece en kolay kapalı topluluklarda (örneğin, aileler, okullar, ordu kışlası) yayılır. Hastalık özellikle gençlerin hastalığıdır (5-15 yaş) (Şekil 3).

Klinik Sendromlar

M. pneumoniae enfeksiyonunu izleyen, en sık görülen klinik sendrom, enfeksiyonlarının %70-80'inde görülen trakeobronşittir. Enfekte kişilerin yaklaşık üçte biri, genellikle hafif ama uzun süreli zatürre geçirecektir. Bu etkenin neden olduğu pnömoni, "primer atipik pnömoni" ve "yürüyen pnömoni" olarak isimlendirilir. Hastalığın klinik seyri Şekil 4'te gösterilmektedir.

Enfeksiyona giden inkübasyon süresi yaklaşık 2-3 haftadır ve hastalıkta ateş, baş ağrısı ve halsizlik kademeli olarak gözlenir. Bu belirtilere, sürekli non prodüktif (balgamsız) kuru öksürük eşlik edebilir. Solunum semptomları sonra biraz görünür ve birkaç hafta boyunca devam etmektedir. İlginçtir ki, M. pneumoniae pnömonisi röntgen muayenesi, solunum semptomlar ortaya çıkmadan önce bile pnömoni belirtileri gösterecektir. Belirtilerin ortaya çıkmadan önce ve hastalığın seyri boyunca organizmalar balgam kültüründe üretilebilir. Hastalığın iyileşmesi yavaş ama nadiren ölümcüldür. Hastalık diğer 'atipik' pnömoniler ayırt edilmelidir.

İmmunite

Alternatif yol ile aktive edilen kompleman ve fagositik hücreler ikiside enfeksiyona dirençte rol oynayabilir. Enfeksiyon ilerledikçe, antikorlar özellikle IgA enfeksiyonun kontrol edilmesinde bir rol oynar. Gecikmiş tip aşırı duyarlılık gelişmesi hastalığın şiddeti ile ilişkilidir, bu durum patogenezde azda olsa immünopatogenezin rolü fikrini desteklemektedir.

Laboratuar Tanı

Enfeksiyonun erken evrelerinde tanısı klinik gerekçelerle yapılmalıdır. Bununla birlikte enfeksiyon ilerledikçe bazı laboratuar testleri mevcuttur.

  • Mikroskopi
    Bir hücre çeperinin bulunmaması nedeniyle bu durum özellikle yararlı değildir, ancak diğer olası patojenlerin dışlanmasında yararlı olabilir.
  • Kültür
    Balgam (genellikle yetersiz) ya da boğaz yıkama örneği özel taşıma besiyerinde laboratuvara gönderilmesi gerekir. Pozitif bir tanımlama yapabilmek 2 -3 hafta sürebilir. Kültür kesin tanı için önemlidir.
     

WEB RESOURCES

Mycoplasmas: Sophisticated, Reemerging, and Burdened by Their Notoriety 
From Emerging Infectious Diseases

myco-course.jpg (66729 bytes) Şekil 4
  • Seroloji
     
    • Kompleman fiksasyon testi - İyi duyarlılık ve özgüllüğü olan iyi bir kompleman fiksasyon test vardır. Enfeksiyondan sonra 4-6 hafta içinde antikor titreleri pik yapar (Şekil 4). Titrede dört kat bir artış yeni enfeksiyon göstergesidir. Antikorlar 1 yıla kadar devam edebildiği için sürekli yüksek titre mutlaka güncel bir enfeksiyon belirtisi olmayabilir.
    • Soğuk aglutininler - M. pneumoniae enfeksiyonu olan hastaların yaklaşık %34-68'inde soğuk aglutininler gelişir. Soğuk aglütinin 4C derece de, insan eritrositlerini ağlutine edebilen fakat 37C derecede ağlütine edemeyen antikorlardır. I antijenine yönlenmiş olan antikorlardır. Bu antikorlar kompleman sabitleyen antikorlardan önce ortaya çıkar ve daha hızlı düşerler (Şekil 4). Soğuk aglutininler M. pneumoniae enfeksiyonları için spesifik değildir, diğer enfeksiyonlarda ve diğer hastalıklarda (örneğin enfeksiyöz mononükleoz, grip enfeksiyonları, soğuk aglutinin hastalığı, lösemi) görünebilir. Ancak, M. pneumoniae enfeksiyonu klinik bulguları olan bir hastada varsa, bir olası tanı alabilir.
    • ELISA - Akut enfeksiyon tanısı için kullanılan, IgM için yeni bir ELISA bulunmaktadır. Hassas ve özgüldür. Bununla birlikte, yine de ticari olarak mevcut değildir.


Tedavi ve Korunma

Mikoplazmalarda, bir hücre duvarına sahip olmamaları nedeniyle, penisilinler ve sefalosporinler etkisizdir. Seçilebilecek tetrasiklin (sadece yetişkinler için) ve eritromisindir. Hastalığın uzun süreli olması nedeniyle korunma bir sorundur. Uzun süre boyunca yakın teması önlemek için hasta izole etmek problemlidir. Hiçbir aşısı günümüzde yoktur.
 

 

M. hominis ve U. urealyticum

Klinik sendromlar

M. hominis pyelonefrit, pelvik inflamatuar hastalık ve doğum sonrası ateş ile ilişkilidir. U. urealyticum non-gonokoksik üretrit ile ilişkilidir.

Epidemiyoloji

M. hominis ve U. urealyticum ile kolonizasyon doğum sırasında oluşabilir, ancak çoğu durumda enfeksiyon temizlenecek. Sadece vakaların küçük bir kısmında kolonizasyon devam yapar. Bununla birlikte, bireyler cinsel olarak aktif hale geldiklerinde kolonizasyon oranları artar. İnsanların yaklaşık; %15'i M. hominis ile ve %45 -75'i U. urealyticum ile kolonizedir. Taşıyıcılar asemptomatiktir fakat, organizmalar fırsatçı patojenler olabilir.

Laboratuar Tanı

Laboratuar tanı kültür ile yapılmaktadır.

Tedavi ve Korunma

Mikoplazmalara, bir hücre duvarına sahip olmamaları nedeniyle, penisilinler ve sefalosporinler etkisizdir. Seçilebilecek antibiyotikler arasında tetrasiklin (sadece yetişkinler için) ve eritromisin vardır. Kaçınmak veya uygun bariyer ile koruma önleme araçlarıdır.
 

Mikrobiyoloji ve İmmünoloji On-line, Bakteriyoloji Bölümüne Dönünüz

 


This page last changed on Sunday, March 06, 2016
Page maintained by
Richard Hunt